Boykot

Tüketilmesin Siyonist ürünleri.
Onurlu bir duruştur İsrail boykotu!
Uzaklaştırın kanlanmış ürünleri.
Müslümana görevdir, kafir boykotu!

Gidiyoruz

Dünya sade iki kapılı handır.
İşte geldik bu hana, gidiyoruz!
Oysa bedene emanet bir candır.
İşte geldik bu hana, gidiyoruz.

Korkak Mı Sandın?

Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı yaşarız bir arada.
Arap’ı, Boşnak’ı, Gürcü’sü hep burada.
Kardeşler daim omuz omuza sahada.
Müslümanın kardeşliğini boş mu sandın?

Geliyoruz

Türkler girdi şimdi birlikte kol kola.
Düşmanları vura vura geliyoruz.
Sekiz kurucu devletle çıktık yola.
Cümle Türkler birlik olduk geliyoruz.

Sonbahar Rüzgârı

Dağıtıyor saçlarımı hep tel tel.
Hoyratça eser sonbahar rüzgârı.
Doğada renkler dönüp olmuş pastel.
Hırçın esiyor sonbahar rüzgârı.

Vergi Almayın

Reis sanadır bu çağrım bu sözüm.
Zengini affetmek değil ki çözüm.
Fakiri görünce ağlar hep gözüm.
Fakir fukaradan vergi almayın.

Gitti Hain

Geberip gitti FETÖ denen hain.
Acıları bıraktı unutulmaz.
Yaptılar kendilerince garip ayin.
İslam’da yok eşi, hakkı tanımaz.

Hipokrat Yeminin

Tenzih ederek hep başlarım söze.
Nedendir günahsızlara bu kinin.
Yapılan hainlik zül gelir öze.
Neye yarar ki Hipokrat yeminin?

Yaşa Allah İçin

Amacımız yaşayıp gitmek daim temiz.
İnsan geldi dünyaya rabbe kulluk için.
Kalabilmek için bu dünyada tertemiz.
Yaşamak lazım öyleyse Allah için.

Benden

Volkan gibi yanar daim yüreğim.
Her zaman kor fışkırır yüreğimden.
Mısralara kanmaz artık yüreğim.
Uzak kalmanın farkı yok ölümden.

Gibiyim

Ruhumda kayboldu zaman.
Dünya'da esir gibiyim.
Mevla’m versin daim aman.
Vuslatı özler gibiyim.

Annem

Oğlum deyiverip yüzümü okşasan.
Sana sarılıp hasret gidersem annem.
Kırsam da seni, affedip kucaklasan.
Dalıp ta geçmişe öpsem seni annem.

Yedi sene

Bir başıma geçirdim bunca günü.
Derdimi anlatamadım kimseye.
Nasıl unutayım ki giden dünü.
Neler sığdı koca yedi seneye.

Ey Nefsim! II

Ey nefs ne ihanetler ettin bana!
Bakıver, geçmişimi benden çaldın.
Hangi birini anlatayım sana?
Bak yiten zamana, ömrümden çaldın!

Yağmur II

Yağmur yıka günahlarımı götür.
Arındır beni geçmiş günahlardan.
Hayat ver ki toprağa, doğsun natür.
Canlılık gelsin ruhuma doğadan.

Ömrüm

Dur durak bilmeden yorulur beden.
Acılara tesbih çekiyor ömrüm.
Dökülür kelimeler hep bed sözden.
Dayanılmaz oldu böylesi cürüm.

Narin Bedenler

Bir evlat düşünün daha sekiz yaşında.
Yaşıyor katiliyle beraber, bilmeden.
Geziyor katilleri hep en yakınında.
Toprağa girdi gencecik narin bedenler.

Tutmadı Elimden

Gölgem bile terk edipte gitti yanımdan.
Yalnızlığımda kimse tutmadı elimden.
Düşmanlıkta gördüm yine kendi kanımdan.
Cümle yakınlarımda tutmadı elimden.

Ben Öldüm Anne!

Toprağa girmeden, yanına geldim.
Senden sonra ben her gün öldüm anne.
Bu çilekeş yalan dünyadan bezdim.
Biliyor musun? Ben öldüm anne!

Eylül

Eylül, sadece bir ay değil bana.
Vuslatı mahşere kalmış hikâye.
Mart dersen her daim dert yükler cana.
Yarım kalmış apayrı bir hikâye.

Kefenim

Düşümde giydim kefenimi bir an.
Kefeni giyip ölümü beklerim.
Amellerim değil ki tam, hiçbir an.
Cahilce her daim ölüm isterim.

Yalancılar

Yüzüne gülüp çakallık yaparlar.
Bir de var gerçek sanıp inananlar!
Çevremizde çokça bulunur bunlar.
Riyakâr iki yüzlü yalancılar!

Zağar

Düşünceler içinde yoğrulurum.
Yaz gününde, dünyama hep kar yağar.
Kaldım her iki dünyadan da mahrum.
Kalamadım hakkın yolunda zağar.

Ümmete Ağladım

Böyle mi olacak Müslüman yurdum.
Baktım sokağa sadece ağladım!
Yozlaşıyor Müslüman yudum yudum.
Ümmetin haline baktım, ağladım!

Özveri

Özveridir erdemli bir hareket.
Gerektirir konforundan feragat.
İnsanda gerektirmez hiç etiket.
Aslolan gerektir nas’a liyakat.

Dileğim

Neyleyeyim bu cihan benim olsa.
Mutlu bir nefes sıhhattir dileğim.
Amel defterim günah ile dolsa.
Allah'tan bağışlanmaktır dileğim.

Unuttu İnsanoğlu!

Söz verdik Allaha Kalu Belada,
Mümin gibi yaşayacağız diye.
Unuttuk verilen sözü dünyada.
Yaşarız düşünmeden bir saniye.

Sorup belleme!

Derdin nedir diye sorup belleme?
Yaram her daim durur derinlerde!
Ciğerimi delecek kem söz deme!
Yaşıyorum işte böyle zahirde!

Varamadık

Bilemedim kime, niçin kızayım?
Zifiri karanlıktan çıkamadık!
Kederi ben, yine söze yazayım!
Bir türlü doğru yola varamadık!

Ölmesin Çocuklar!

Başlasın çocuk güldüren kampanya.
Gülüp oynasın cihanda çocuklar!
Çocuk gülüşlerine hasret dünya!
Sadece mutluluk bekler çocuklar.

Yazık!

Karga gibi her bulduğuna konup.
Akçe peşine de düşene yazık.
Fani bir yalan dünyaya da kanıp.
Dünyanın peşinden koşana yazık.

Nasıl sürdüreceğim?

Nede çok pişmanlık var yüreğimde!
Nasıl harcayıp da bitireceğim?
Geçen günlerin acısı gönlümde.
Gönlümü nasıl mutlu edeceğim?

Vuslat İsterim

Gurbet, hasret yükler her gün kucağa.
Her zaman varıp ta gitmek isterim.
Hasreti boşalt çay dolu bardağa.
Her daim sılaya varmak isterim.

Bilemedim

Tükenip te bitti gençlik çağlarım.
Gençliğin kıymetini bilemedim.
Durmadan giden zamana ağlarım.
Ömrümün kıymetini bilemedim.

Ben ve Deniz

Sahile varıp geziyorum bugün.
Deniz bana, ben denize yabancı.
Ben üzgün, denizse dalgalı bugün.
Deniz bana, ben denize yabancı.

Beklerim

Mısrayla herkese barikat kurdum.
Gelene geçene de sözle vurdum.
Gayrı ben yalan dünyadan yoruldum.
Dünya zindan deyip kabir beklerim!

Yalan Dünyadan!

Yazılır mı bunlar? Bilmem Mısra’ya!
Hiç mi görünmüyor? Kaldığım yaya!
Yine yalnızım vuruldum Mısra’ya.
            Gündüzüm gece, gecem ise zindan.
            Murat bulan var mı? Yalan dünyadan!

Türk Milleti Adına

Türk milleti adına, başladın söze!
İyi halden indirim yaptın. Hâkim bey!
Dokunur yapılanların hepsi öze.
Adalet bunun neresinde, Hâkim bey!

Dost Dediklerim

Hâl hatır sorulurdu hep eskiden.
Selam vermez oldu dost bildiklerim.
Anılar yâd edilir geçen günden.
Suçu bizde sanır dost dediklerim.

Gönlüm Yastadır

Halin nicedir sakın ha sormayın!
Tepem atmış, dumanlı siste bugün.
Yastayım düğün dernek de kurmayın.
Eser deli gönlüm bunalmış bugün.

Düzelmiyor!

Azrail bugün gelse can atarım.
Bu yalanı bu beden çekmiyor ki.
Durup ta artık, gayrı dem tutarım.
Kuruyan gözyaşı dökülmüyor ki.

Yazık Oluyor!

Cahiller dolmuş ortalığa, yığın!
Mahsulü yok diplomalı bu çağın.
Şimdi haysiyet olmuş darmadağın!
Güzel vatanıma yazık oluyor.

Emektarım

Eşyanın da dili var der büyükler.
Kıymetsiz ve hor görme der eskiler.
Var mı şimdilerde kıymet bilenler?
Gözümde kıymetliydin emektarım.

Yalancı

Diyorsun ki ben her bir şeyi gördüm.
Görmekle kalmayıp üstüne duydum.
Bil zehir içiyorsun yudum yudum.
Yalan şahitlik yaptın. Hacer Şahin!

Şehadet İsterim!

Akıtacağım bir gün kabre kanı.
Ardımca düşen karanfil misali.
Hüzün, sevinç, gözyaşı ve de anı.
Şehadet isterim! Hz. Nevfel misali.

İstanbul II

Sen çağırdın beni, geldim İstanbul!
Hoş karşıladın, ağırlayıp, baktın.
Sundun ikramı, yaptın hüsnükabul.
Taşın toprağın olmasa da altın.

Allah'ım

Allah'ım ne çok seviyorsun beni.
Dert bulanda hep hatırlarım seni.
Affı mağfiret buyur Mevla’m beni.
Ben tanıyamadım hiçte seni.

Amir

Çok sever astına emir vermeyi.
Sorgulamaz hak hukuk gözetmeyi.
Liyakat bilmeden döner köşeyi.
Adına kısaca amir diyorlar.

İsmailağa Cemaati lideri merhum Hasan Kılıç Hocamızı ebediyete uğurladık.

 

Bu akşam

Şiir defterimde bir kırık hece.
Dilimi lâl etmiş sözü bu akşam.
Acılarım çoğalır hepten gece.
Ateşin içinde közüm bu akşam.